Gazetecilik ve Hakikat İlişkisi

Herkese Merhaba!
  
    Bugün korona virüsü ile alınan önlemlerden dolayı Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Yeni Medya ve Gazetecilik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Süleyman İrvan tarafından düzenlenen online söyleşide "Gazetecilik ve Hakikat İlişkisi"  ele alındı.Konferansa konuk olarak Dr. Öğr. Üyesi Gül Esra Atalay ve asıl konuk olan Gazeteci ve İletişimci Ümit Alan katıldı.

Söyleşiyi aktarmadan önce Sayın Ümit Alan hakkında kısa bir bilgi vermek isterim.

Ümit Alan kimdir?
1979 yılında Eskişehir’de doğdu. Basın ve Yayıncılık ana bilim dalında master yaptı.

Ümit Alan
 2000 yılından itibaren yazılarıyla basında yer almaya başladı. 2009 yılında BirGün Gazetesi için medya eleştirisi konseptli köşe yazıları yazmaya başladı.
   
  "Televizyonda Haberler" (2010-2013) isimli hiciv programının senaristleri arasında yer aldı.Reklam sektöründe metin yazarı olarak çalışıyor ve "Saray’dan Saray'a Türkiye’de Gazetecilik Masalı" isimli bir kitabı var.
Şu an hala reklam yazarlığı mesleğini sürdürüyor. Ayrıca KRT TV’de “Ne Yaşadık Şimdi Biz” isimli programda sosyal medya gündemini dijital medya okur yazarlığı üzerinden değerlendiriyor.
Ümit Alan'ın Hakikatın Bedeli konulu TEDx konuşmasını izlemek için→https://www.youtube.com/watch?v=BsK555EmAyk

 Düzenlenen söyleşide Hakikat ile ilgili Ümit Alan TEDx konuşmasını da örnek vererek:"Koşullar ve insanların beklentileri gazeteciliği zaman içerisinde buraya götürmüş ve normlaşmış.TEDx konuşmasında da söylemek istediğim aslında hakikat bize bedelsiz bir şekilde gelmedi, gazeteciliğe de bedelsiz bir şekilde norm olmadığını konuştum."
  Gazeteciliğin nasıl başladığı ile ilgili Ümit Alan:"Matbaa gibi araçlar pahalı ve ulaşılamaz araçlar olduğu için bir propaganda kaygısıyla başlamış. Türkiyede de iki Osmanlı topraklarındaki ilk gazete Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın Mısır'da kendi adına propaganda yapması amacıyla çıkmıştır. Dünya'da da örnekleri vardır. 1800'ler öncesinde Amerika'da çıkan gazeteler de propaganda amaçlı ama zaman içerisinde yapmış olduğum  konuşmada da söylediğim gibi iş ticari boyuta taşınınca bütün müşterileri aynı anda memnun etme kaygısı ortaya çıkmış bu kaygı çıkınca daha çok kişiye ulaşma çabası içerisinde girilmiştir."

  Ümit Alan'a yöneltilen "Ülkelere özgü bir gazetecilik anlayışı var.Geleneklere dayalı gazetecilik anlayışı ile evrensel ilkelere dayalı gazetecilik anlayışıyla ilgili bir gelgit durumu var. Bu konudaki düşünceleriniz nelerdir?" sorusuna Alan,"Türkiye'de gazeteciliğin hikayesi gazetecilik yapmak için mücadele etmekle geçmiştir. Tarih yazmaya girişince görüyorsunuz ki geçmişteki insanlar da bizden farklı şeyler yaşamamışlar. Her dönemde bu sorunlar hep varmış." dedi.



   Son süreçle ilgili Ümit Alan:"Korona Virüs salgını bir günde gelen bir şey olmadığı için daha önce önlemlere başlanabilirdi ve medya daha uyarıcı olabilirdi. Maalesef virüs konusunda uzman olan insanlar değil ismi bilinen insanlar (Canan Karatay, Ahmet Rasim Küçükusta, Oytun Erbaş gibi...) tercih edildi. Kamuoyunu rahatlatmak için grip gibiymiş gibi konuşup öyle algılanmamız istendi, olay çok küçümsendi fakat sonrasında bizlere pahalıya patladı." şeklinde konuştu.


   Son olarak öğrencilerden alınan birkaç merak edilen sorular cevaplandı.

   Bir öğrenciden gelen:"Gazetecilik ya da medya sadece ülke için değil dünya içinde bir silah aslında, devletlerin birbirlerine etki alanı oluşturmasında da önemli bir role sahip. Covid-19 salgını hakkında NYTimes bir haber yaptı ve Türkiye'nin fotoğraflarını kullandı. Dışişleri Bakanlığı harekete geçti ve fotoğraf kaldırıldı. Devletlerin hem iç hem dış politikalarında etki alanı oluşturarak aslında yeni nesil bir soğuk savaş sizce de veriliyor mu?" sorusuna Ümit Alan:"Evet veriliyor. Bu tarihin her döneminde olmuştur. Bazen benden dış basın hakkında makale istiyorlar. Benim çalışmamı, yazımı bir yere çekmeye çalışıp farklı yere çekebiliyorlar. Özellikle batının görmek istediği bir açı var o açıdan bakmanızı istiyorlar.Önemli olan kendi ülkenizde de olsa iyi olanı en iyi değil kötü olanı da en kötü şekilde değil objektif olarak göstermeye çalışmalısınız." cevabını verdi.


  Ümit Alan sosyal medya gazeteciliği hakkında:" Medya okur yazarlığı bilinci Türkiye'de çok geride. Bizim eğitim sistemimizde medya okur yazarlığı üzerine herhangi bir ciddi çaba yok. Sosyal medya yeni bir araç ve insanlar eski bir araç üzerinden medyayı okumayı öğrendiler. Bunun kurallarını hala kafamızda oturtamıyoruz. İnsan inanmak istediğine inanan bir varlıktır bu yüzden sosyal medya çok büyük bir silahtır." dedi.




Bilgi açısından çok verimli geçen bu söyleşi için Prof. Dr. Süleyman İrvan'a teşekkür ediyoruz.










Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Gazetecilikte Dijital Dönüşüm

Dijital Medyada Haber